İklim aktivistleri, kimi zaman gezegenimizi korumak kimi zamansa dünya çapındaki petrol çıkarma işlemlerinin gezegenimizdeki tahribatını önlemek için sürekli olarak çeşitli eylemler düzenliyor. Ancak bazen bu eylemler aşırıya kaçabiliyor.
Hatırlarsanız geçtiğimiz aylarda dünyanın en ünlü sanat eserlerine arka arkaya pastalı ve boyalı saldırılar olmuştu. İlk önce Mona Lisa, daha sonra İsa’nın Son Akşam Yemeği ve daha sonra da Boticelli’nin Primavera tablosu aktivistlerin hedefi olmuştu. Bugün yine aynı aktivist grubun üyeleri, Van Gogh’un Ayçiçekleri isimli tablosuna çorbayla saldırdı. Evet bildiğiniz hazır çorba.
Tablonun suçu ne?
Kısa süreliğine Londra’daki Ulusal Sanat Galerisi’ne getirilen Ayçiçekleri tablosu, geçtiğimiz saatlerde üzerinde “Just Stop Oil” yani “Petrolü durdurun” yazan tişörtler giyen 2 iklim aktivisiti tarafından saldırıya uğradı. Hazır çorbaları tabloya fırlatan bireyler, daha sonra ise ellerini yapıştırıcıyla duvara yapıştırarak açıklama yaptı. ”Hangisi daha önemli? Sanat mı yoksa insan hayatı mı? Sanat, yemekten ya da adaletten daha mı kıymetli? Bir tabloyu mu korumak daha önemli yoksa gezegenimizi ve insanlarımızı mı korumak daha önemli?” diyen aktivistler, hemen sonrasında Birleşik Krallığın yeni petrol arama çalışmalarını durdurmasını da talep etti. Kıtlık ve yoksulluk gibi şeylerin petrol arama çalışmalarına yüksek meblağlar ayrıldığı için yaşandığını iddia eden aktivistler, dünya üzerinde bazı ailelerin bırakın benzin almayı bir çorbayı bile ısıtamadıklarını belirtti.
Yapıkları açıklamanın ardından müze güvenliği tarafından yakalanan aktivistler, yerel polis güçlerine teslim edildi ve tutuklandı. Müze yetkilileri ise saldırıdan saatler sonra yaptıkları açıklamada 1888 yılına ait olan Ayçiçekleri tablosunun zarar görmediğini, sadece dış çerçeve ve kırılmaz camda ufak hasarlar olduğunu belirtti. Görünen o ki Mona Lisa’ya yapılan pastalı saldırının ardından sanat eserlerine saldırma fikri aktivistler için kulağa oldukça cezbedici geliyor. Ancak tabii bu noktada iklim sorunlarından bir 134 yıllık bir tablonun sorumlu olmadığını hatırlatmak gerek.
Bazı aktivistler kasaptaki etlerin üzerine gül bırakırken bazıları ise marketlerde sütleri yere döküyor
Aktivistlerin dikkat çekici protestoları tablolarla sınırlı değil. Bazı vegan aktivistler de geçtiğimiz eylül ayında Londra’daki bir marketin et ürünleri reyonundaki paketlenmiş etlerin üzerine gül bırakarak “öldürülen hayvanlar” için yas tutmuşlardı.
Geçtiğimiz haftalarda ise Londra’nın en köklü süt ürünleri, yemek ve şarap zinciri olan Fortnum & Mason’da iki aktivist, reyonlardaki sütleri protesto amaçlı yere dökmüştü. Yaşanan olayın ardından sütlerin parasını ödemeyi reddeden aktivistler gözaltına alınıp para cezasına çarptırılmıştı.